Türkiye’nin en yüksek ikinci zirvesi olan Hakkari’deki Cilo Dağı’nda buzullar küresel ısınma nedeniyle eriyor.

Küresel ısınma nedeniyle tehlikede olan Türkiye’nin en yüksek ikinci zirvesi olan, Uludoruk Buzulu’nun yer aldığı Cilo Dağı’ndaki buzullar eriyor.

Türkiye’nin en yüksek ikinci zirvesinde buzullar yok oluyor

Küresel ısınma nedeniyle tehlikede olan Türkiye’nin en yüksek ikinci zirvesi olan, Uludoruk Buzulu’nun yer aldığı Cilo Dağı’ndaki buzullar eriyor.

Zirvesi dört mevsim boyunca erimeyen kar ve buz örtüsü ile kaplı tektonik bir dağ olan Cilo Dağı’nda 16 Temmuz’da erime sonucu kaza yaşanmıştı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, buzulun kırılması sonucu iki kişinin cansız bedenine ulaşıldığını, iki kişinin yaralı olarak kurtarıldığını açıklamıştı.

Yaşananların ardından İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü’nden 4 bilim insanı, 26 Temmuz’da Cilo Dağı’na çıktı. Burada inceleme yapan İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hüseyin Öztürk, Prof. Dr. Nurullah Hanilçi, Dr. öğretim üyesi Aynur Dikbaş ve Dr. Cem Kasapçı küresel ısınma nedeniyle son durumunu dron ile belgeledi.

Prof. Dr. Hüseyin Öztürk, “Cilo Dağı Türkiye’nin ikinci yüksek dağı. Buraya buzulları görmeye giden 4 kişiden 2’sini kaybettik. Bunun üzerine biz bölgeye gittik. Değişimleri ve ne olup bittiğini anlamaya çalıştık. Cennet-cehennem bölgesinde  3 bin metrelik buzulların nasıl parçalandığını gördük” dedi.

“DRON İLE BELGELEDİK”

Görüntüleri dron ile kaydettiklerini belirten Prof. Dr. Hüseyin Öztürk, “Yukarıdan daha üst katlardaki buzullar da erimiş. O sular altını yumuşatmış. Tabii buradan alacağımız büyük ders var. Artık her şey değişiyor, iklim değişiyor. Afetselliği boyutu var, gıda boyutu var, yangınlar boyutu var. Ama artık her şeyi yeniden hesaplamamız gerek. Artık bir buzun üzerinde yürürken bile başka bir dünyanın olduğu bir yöne doğru evriliyoruz. Tabii burada bunu herkes bilemez. Ama artık piknik yapmaya giderken de bir dikkatle gideceğiz.

Denize girdiğimiz zaman da dikkat edeceğiz çünkü biliyorsunuz değişik türler çıkıyor, değişik parazitler var, değişik virüsler var ama buzullarda da ayrı bir dünya var, orada artık buzul kütleleri artık eskisi gibi değil. Yumuşamış, parçalanmış ve akmaya doğru kırılmış, dağılmaya doğru giden buzul kütlelerini gördük orada. Bunu dron ile belgeledik” diye konuştu.

“BUZULLAR KENDİLİĞİNDEN YAŞAMLARINA SON VERECEK”

Prof. Dr. Hüseyin Öztürk, “Hakkari Valisi İdris Akbıyık sağ olsun bize o bölgede çalışma fırsatı verdi. Çünkü artık herkesin sokulmadığı bir yere dönüştü. Tabii bu tür yerlerde çalışmamız devam edecek. Biz o buzulların biraz daha nereye doğru gideceğini inceleyeceğiz, iyice gerileyecek.

Tüm dünyada bu gerilemeler var. Ama 34 milyon yıl geriye gittiğimizde dünyada hiç buzul kütlesi yok. O iklim o kadar sıcak ki ne kuzeyde, ne güneyde buzullar yok. Buzular yavaş yavaş oturdu, 34 milyon yıldan günümüze. Tekrar yavaş yavaş olasılıkla da kendiliğinden yaşamlarına son verecek” dedi. (DHA) Kaynak Sözcü

Previous post Aşırı sıcaklık yavru leyleklerin yaşamını tehdit ediyor. 5 yavrudan ancak 1’inin yaşama şansı olacak
Next post Huğlu 8. geleneksel tek kurşun atış müsabakaları, atış tutkunlarını buluşturdu…